22 Nisan 2011 Cuma

Yeniden Doğmak


Aslında bu yazıyı dün yazmayı planlamıştım ama yorgunluktan yazamadım:) Pazartesi gününden düne kadar nasıl bir ruh hali içinde olduğumu anlatamam tarifi imkansız gerçekten.
Mevzu annemle ilgili malumunuz yumurtalık kanseri teşhisi konmuştu.Bir hafta kadar önce kanserin başka bölgede olup olmadığını öğrenmek için biyopsi yaptırmamızı istediler.Pazartesi günü biyopsi sonuçlarını göstermeye Çapa'ya götürdük önce biyopsiyi yapan doktora gösterdik adam kağıda bakınca bi şaşırdı.Sonra bana baktı ben tuhaf bir şey olduğunu anladım ama hiç bir şey demedi başka bir doktora yönlendirdi.O doktor da endoskopi yaptırmamızı yani mide ve bağırsaklara baktırmamız gerektiğini söyledi.Ayrıca onkolojiye sonuçları götürüp işlemleri başlatın dedi.
Biz endoskopi yaptırmaya gittik ama ne mümkün.Hastanede hiç bir tahlili yaptırmadık desem yeridir çok ileri tarihlere gün verildiği için ve durum acil olduğu için tüm tahlilleri dışarda yaptırıyoruz.Durumu olmayan insanlar ne yapacak derseniz 6-7 ay tahlil yaptırmayı bekleyecek ve sonuçta pek çok şey için geç kalmış olacaklar.
Neyse baktık ki endoskopi yaptıramıyoruz onkolojiye gidip doktorlara sonuçları göstermeye karar verdik.Öğle tatilinin bitmesine yarım saat vardı bekleme salonuna geçtik.Kemoterapiden çıkan hastanın bekleme salonunda işi ne diye bir soru sormak istiyorum ama sormam bile gereksiz.İnsana değer var mı ki bu ülkede.Perişan halde olan bir kaç kişi ,karşımda kusan genç bir kadın , kemoterapisi biten bir bayanın sevinci...Alışık olmadığımız manzaralar.
Öğle tatili bitiyor doktorları arıyoruz bulamıyoruz bir türlü.Sonra Erkan Topuz'un odasını görüyorum girişinde memurlar sekreterler var ona soralım diyorum.Annem girip doktorları soruyor.Doktorların çıktığını ve iki gün de eylem sebebiyle olmayacağını öğreniyoruz.Ayrıca memur adam annemin biyopsi sonucunu alıp akciğer kanseri misin sen diye soruyor ya da öyle bir şey.Annem çıktığında " akciğer kanseri dedi bu adam bana" diyor.İkimiz birden şok oluyoruz moral verecek bir şeyler arayıp bulamıyorum.İstanbul'dan Adapazarına dönüyoruz feribotta hiç konuşmadan.Feribottan inerken iki tane şemsiyesi olan çocuk birini bana vermek istiyor , teşekkür edip almıyorum arabaya bineceğimizi söylüyorum.Otobüse binip eve geliyoruz moraller sıfırın altında.Annem yatınca babamla konuşuyorum kanserin yayılmış olabileceğini ima ediyorum ama söyleyemiyorum.O da herşeye hazırlıklı olmak gerek diyor...
Perşembe günü annem yengem babam Adapazarı'nda bir özel hastanede endoskopi yaptırmaya gidiyoruz.Endoskopi için iki gün sıvı gıdalarla beslenmek gerekiyor , yengem annemi görüp üzülüyor.Annemi odaya alıyorlar biz dışarda bekliyoruz.Babam işlemin yapıldığı odaya yakın oturuyor , biz yengemle yer olmadığı için daha uzakta oturuyoruz.Yengemle muhabbet ediyoruz ben anlatıyorum akciğerde bir şeyler olabileceğini.Bir yandan sürekli babama bakıyorum.Neredeyse bir saat oluyor hala çıkan yok normalde yirmi dakika süren işlemin bu kadar uzun sürmesi şüphelendiriyor.Babamın moralinin bozulmaya başladığı suratından belli oluyor.Bu kısmı sonradan öğreniyoruz : babamın yanında endoskopi için bekleyen bi çocuk içerdeki masada kaldı galiba gibi cümleler kurmuş haliyle adam renkten renge giriyor:)
Sonunda odanın kapısı açılıyor ve doktor hepsi temiz sadece yumurtalıkta var demez mii:) Ben inanamıyorum nasıl yani sadece yumurtalık kanseri mi diyorum evet diyor.Yengem hala inanamayım doktoru sıkıştırmaya gidiyor:) Sonra sarılıyoruz.
Annemi görüyorum gülmekle ağlamak arasındayım gözlerim dolu dolu kahkaha atıyorum anne sadece yumurtalıkta varmış diyerek:) Annem narkozun etkisinde olduğu için pek anlamıyor tabi kolonoskopi diyor sadece:) Sonra ne çabuk uyandım ben diyip hemşireye bakıyor hiç acımadı Allah razı olsun diyor beş on kere.Bu kısımları hiç hatırlamadı:) Nefes problemi olduğu için doktorları baya uğraştırmış o nedenle işlem uzun sürmüş onu da öğrendik:)
Hastanede iki saat müşahede altında tutulduktan sonraa eve geliyoruz hepimizde sevinç patlaması:)

görsel

16 yorum:

  1. Nasil sevindim anlatamam.Okurken gozlerim doldu yasadiklarinizi okuyunca.Insallah annen biran once iyilesir, eski sagligina kavusur.

    YanıtlaSil
  2. Kıyıya vuranlar inşallah iyileşecek canım:)

    YanıtlaSil
  3. Canım benim, Allah acil şifalar versin. Çok zor durumlar gerçekten. Anneciğin kısa sürede sağlığına kavuşur inşallah, daha uzun yıllar mutlu mutlu paylaşımlarınız olur... Blogunu yeni açabiliyorum bu arada günler sonra- yasak bitti ya; özlemişim seni...

    YanıtlaSil
  4. Demetcim teşekkür ederim atlatacağız umarım.Ben de seni özlemiştim doğrusu tekrar kavuşmak güzel:)

    YanıtlaSil
  5. Çok geçmiş olsun.İnşallah tez zamanda anneniz sağlığına kavuşur.

    YanıtlaSil
  6. Nisamu teşekkürler , amin diyorum:)

    YanıtlaSil
  7. geçmiş olsun, hepsi bir anı olsun inşallah ilerde.

    YanıtlaSil
  8. Hey bloom inşallah öyle olacak.

    YanıtlaSil
  9. çok helecanlı yazmışsın be macera romanı gibi.

    ama mutlu son.
    oh beee.
    :)

    YanıtlaSil
  10. deep o anı yaşatmaya çalıştım:)

    YanıtlaSil
  11. :)
    Demiştim ben sana, all is well :))

    YanıtlaSil
  12. Fran evet dedin ama o sıralar ben paranoyaktım:)

    YanıtlaSil
  13. Canım ben annenin böyle bir hastalığı olduğunu bilmiyordum yazının başında zaten şokta olarak başladım, devam ettikçe inşallah sadece tek bir noktadadır içten içe hep umdum ve sonunda öyle olduğunu okuyunca da inan hem mutlu oldum hem de rahatladım. En kısa zamanda eski sağlığına tamamen kavuşur inşallah, çok geçmiş olsun...

    YanıtlaSil
  14. Giz teşekkür ederim en kısa zamanda düzelcek umarım:)

    YanıtlaSil
  15. Cok sukur! Her sey kisa zamanda yolunda olacak insallah, gecmis bitmis olacak...
    Umudunuz, sabriniz eksik olmasin canim...

    YanıtlaSil
  16. SvGlove sağol canım inşallah atlatacağız...

    YanıtlaSil